Masanın başında oturuyorsun. Ama sanki karanlık bir mağaranın önündeymiş gibi hissediyorsun. Zihnin anında kaçmaya hazır. Aklın çoktaaan başka yerlerde. Sadece zavallı bedenin, her zamanki gibi, olması gereken yerde kasılmış kalmış durumda -çünkü o görünmez olmadığı için, diğerleri gibi zor yerde kaçıp gitme numarasını yapamıyor.